Son dönem Türk Sinemasının dikkat çeken yönetmenlerinden Tayfun Pirselimoğlu'nun yazıp yönettiği, farklı senaryosu ile dikkat çeken başarılı bir yapım.
Nihat, 50 yaşlarında, hiç evlenmemiş, yalnız yaşayan bir adamdır. Bir hastanenin mutfağında çalışmaktadır. Yalnız yaşayan Nihat'ın son derece monoton bir hayatı vardır. Hayatına renk katacak, heyecan getirecek hiç bir şey yoktur. Adeta yaşam sevincini yitirmiş olan Nihat, gelecekten de çok umutlu değildir. Nihat'ın çalıştığı yerde Ayşe adında genç bir kadın vardır. Kocası hapiste olan Ayşe, Nihat'a yakınlık göstermeye başlar. Nihat, önceleri uzak durmaya çalışsa da, zamanla Ayşe'ye karşı ilgisiz duramaz ve O'nun yemek teklifini kabul ederek evine gider. Ayşe, Nihat'ı bir yabancıyı karşılar gibi değil de eşini karşılar gibi eve buyur eder. Normalde eve ilk kez gelen birini karşılarken onu oturma odasına alıp ''şöyle geçin, şuraya oturun'' şeklinde oturacak yer gösterilir. Ancak Ayşe Nihat'a sadece buyur der. Adeta ''ev senin zaten, istediğin yere oturursun'' der gibidir. Nihat salona geçip bir koltuğa oturunca, duvarda bir fotoğraf fark eder. Fotoğrafta Ayşe eşiyle(Necip) birlikte görülmektedir. Fotoğrafta dikkat çeken husus ise, Neip'in Nihat'a, aynı yumurta ikiziymiş gibi benzemesidir (Nihat'ın bıyıksız ve gözlüklü hali). Ayşe'nin Nihat'a olan ilgisi bu benzerlikten mi ondan da emin değilim.
Bir süre birlikte yaşamaya başlayan Nihat ile Ayşe zamanla gayri resmi karı koca gibi olmaya başlarlar. Nihat git gide Ayşe'nin kocası Necip'in yerini alır; Onun arabasını kullanır, onun evinde ve onun eşiyle birlikte yaşamaktadır. Ayşe'nin beklenmedik, gizemli ölümü ile Nihat tamamen Necip'in yerine geçer. Bıyıklarını keser, gözlük takar, eski işinden ayrılır. Hiç bir umut beklemediği geleceğini bir tarafa bırakarak, bir anlamda kendi kaderini bir tarafa bırakarak Necip'in kaderini yaşamaya başlar. Bu haliyle film bana, Michelangelo Antonioni'nin The Passenger (Yolcu) filmini hatırlattı. Nihat neden Necip olur? Belki kendi hayatından tat almaması, gelecekten umutsuz olması... Bana sorarsanız; Nihat da neden Necip olduğunu bilmiyor. Nihat'a sorsalar muhtemelen ''bilmiyorum, öylesine'' der geçer.
Ercan Kesal, aslen doktor olup ellisinden sonra sinemaya geçmiş, yazdığı senaryoları ve oyunculuğu ile sinemaya katkı sağlamaya devam ediyor. Benim favorim, Nuri Bilge Ceylan'ın Bir Zamanlar Anadoluda filminde canlandırdığı muhtar karakteri olsa da Kesal bu filmde de çok başarılı. Ayşe rolünde de Maryam Zaree oldukça başarılı.
Ben O Değilim, İstanbul Film festivalinde en iyi film ve Roma Uluslarası film Festivalinde en iyi senaryo ödülü dahil bir çok ödül almıştır.
Yapım : 2014 - Türkiye
FRAGMAN:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder