Orjinal adı Höstsonaten olan Güz Sonatı, İngmar Bergman'ın en beğendiğim filmlerinden biridir.
Umursamaz bir anne ile anne ihmali yüzünden sevgisiz ve mutsuz bir çocukluk geçiren kızının yıllar sonra görüşmesi/hesaplaşması çok çarpıcı bir şekilde anlatılıyor. gerek renkleri ile gerekse müzikleri ile çok iyi bir film. Özellikle diyaloglar çok başarılı. Her bir cümle şiir gibi, bir çok anlam taşıyor. neredeyse gereksiz tek bir söz bile yok. Diyaloğa dayalı ilerlemesine rağmen, seyirciyi sıkmayan son derece akıcı bir anlatıma sahip. Karakterlerin yalnız kaldıklarındaki düşünceleri ve tavırları ile bir arada iken takındıkları tavırlar çok farklı. Bu insanın her zaman düşündüğü gibi hareket edemediğine, çoğu zaman rol yaptığına iyi bir örnek olmuş.
Aile ilişkiler üzerine önemli mesajlar veren filmde Liv Ullmann ile İngrid Bergman başrolleri paylaşıyorlar İkisi de o kadar iyi oynuyorlar ki hangisi daha iyi karar veremedim. Ayrıca bu filmdeki haliyle İngrid Bergman, bir kadının ne kadar güzel yaşlanabileceğine çok iyi bir örnek teşkil ediyor.
Filmde çok güzel replikler var. Onlardan biri ile bitirelim:
''Sınırlara inanmamız korku ve ukalalıktan, hiç bir sınır yoktur, ne duygulara ne de düşüncelere. Sınırları koyan korkularımız ve endişelerimizdir.''
Yapım : 1978 - İsveç, Fransa, Almanya
FRAGMAN:
FRAGMAN:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder